top of page

Strateji denince aklınıza ne geliyor ?

Not: Yazacaklarım, tamamen öznel yargılara ve kafamın içindeki strateji kavramına bağlı düşüncelerdir. 🙂


Strateji dediğimiz şey aslında ne ?


Strateji türleri neler ve nerelerde kullanıyoruz ?


Stratejinin iyisi veya kötüsü olur mu ?


sorularının cevaplarının sonunda, kısa bir strateji planlaması da yapalım.


Strateji ne ola ki ?



İlk başlarda işin içinden çıkamayınca Şener Şen gibi bende topukları popoya vura vura kaçmak istiyordum ama o kısımları aştık. 😄


Gelin bakalım neymiş bu strateji dediğimiz meret.




Strateji, kafamızın içinde beliren hayali bir hedefe karşı, o hedefe giden yolda göstereceğimiz “tahmini” davranışlardır.

ree



Strateji kurmaya çalışan kişinin zihnini bir tabloya dökebilseydik, nasıl bir tablo çıkardı diye düşündüğümde, yandaki resim buna güzel bir örnek olabilir.🙂




Çünkü strateji kurarken, zihnimizden onlarca fikir geçer. O fikirlerin uygulanabilir olup olmadığını belirleyen şey, zihnimizde yer etmiş detaylı bilgilerdir.


Bence, bir stratejinin verimli olması, detaylara ne kadar hakim olduğumuza bağlıdır.


Stratejinin türleri neler ?


Temelde 2 tür strateji vardır:

  • Kısa Vadeli Strateji

  • Uzun Vadeli Strateji


Temel stratejileri de 2 tür alt stratejiye ayırabiliriz:

(En azından Oppaze özelinde 🙂)

  • Genel Strateji

  • Algı Stratejisi


Bu 2 tür alt stratejiyi özel olarak kendi kategorilerinde ele alacağız.


Benim için burada ki mantık her zaman şudur,


Uzun vadeli bir strateji belirlenir, ve bu stratejiyi hayata geçirmek için kısa vadeli stratejiler uygulanır.

Bunlar, psikolojik olarakta çok ayrı konumlardadır.


Uzun vadeli stratejileri rahat ve geniş bir zaman aralığında kurgulayabilirken, kısa vadeli stratejileri anlık yapmamız gerekebilir.


Bence, kısa vadeli stratejilerin en büyük riski de budur. Dar zaman aralığında kurulan bir strateji, beraberinde stres ve kaygıyı da getirir. Stres ve kaygıyı yönetemeden kurulan strateji, muhtemelen uzun vadeli stratejiye hizmet etmeyecektir.



ree


Dayanaksız verilere dayanan kısa vadeli sahte strateji piyonları, uzun vadeli gerçek strateji olan Şah'ı yok edebilir.


Dikkat!






Uzun vadeli stratejiler konusunda oldukça iyi değerlendirme yaptığımı söyleyebilirim ancak kısa vadeli anlık stratejilerde daha yeterli deneyim edinme şansım olmadı. Oppaze' ın hizmet vermeye başlaması ile birlikte onu da deneyimleyeceğim ancak burada en azından bildiğim bir kaç şey var.


Kısa vadeli stratejiler, uzun vadeli stratejiyi adım adım tamamlamalı. Uzun vadeli stratejinizin dışında kalan kısa vade bir strateji kesinlikle kısa vadede işe yarasa da, uzun vadede zarar olarak dönecektir.


Bu durumu hepimizin bildiği meşhur firmalardan örnekler vererek açıklayalım.



ree

1- MySpace


Kısa Vadeli Strateji: Kısa vadeli gelir artırma çabasıyla, reklamlarla kullanıcı deneyimini bozdu ve platformun altyapısını iyileştirme fırsatlarını ihmal etti.


Uzun Vadeli Sorun: MySpace'in uzun vadeli başarısızlığı, ilk başlarda sürekli ön planda tuttuğu üst düzey kullanıcı deneyimi stratejisine uygun kısa vadeli stratejiler belirlememesi, hatta ikinci plana atmasıdır. Bu ihmali Facebook cezalandırdı.




ree

2- Tropicana (PepsiCo)


Kısa Vadeli Strateji: PepsiCo, Tropicana'nın ambalajını yenilerken maliyetleri düşürmeyi hedefledi, ancak markanın tanınabilirliğini ve müşteri bağlılığını göz ardı etti.


Uzun Vadeli Sorun: Satışlar %20 oranında düştü ve marka imajı zarar gördü. Kısa vadeli maliyet avantajı, uzun vadeli müşteri güveni stratejisinin yok olmasına mâl oldu.




ree

3- BP (Deepwater Horizon Felaketi)


Kısa Vadeli Strateji:Kısa vadeli maliyet düşürme politikaları ile petrol çıkarma operasyonlarında güvenlik standartlarını ihmal etti.


Uzun Vadeli Sorun:Deepwater Horizon petrol sızıntısı, şirketin itibarına ve finansal durumuna milyarlarca dolarlık zarar verdi. Uzun vadede sürdürülebilirlik hedeflerinden uzaklaştı.


ve bunun gibi daha onlarca firma var.






Uzun vade stratejinizin temel prensiplerini desteklemeyen kısa vadeli strateji, strateji değil, çöptür.








Peki ya bu alt stratejiler ?


Girişimciliğin belki de en sevdiğim yönü beni strateji tanımıyla tanıştırması ve onunda ötesinde algı alanına merağımı mecburi kılması.


Genel Strateji ve Algı Stratejisini kendi kategorileri altında detaylı olarak ele alacağım için burada pas geçiyorum şimdilik.


Tek bilmeniz gereken, Genel ve Algı stratejileri kurulurken de Uzun Vadeli Stratejiye bağlı kalmanız gerekiyor! Tüm stratejiler uzun vadeli stratejiye hizmet edecek arkadaş.😄


Stratejinin iyisi veya kötüsü olur mu ?


Olur.


Bu kadar yeter aslında burayı tanımlamak için ancak açalım biraz daha. 🙂


Stratejiler’ in kötü veya iyiden ziyade, işimiz için çizilen yola uygun olup olmadığının tespiti, stratejiyi kuran kişinin iş hakkındaki bilgisine bağlıdır.


Bir diğer nokta ise, uzun vadeli stratejiye aşırı bağlı kalmanın sakıncalarıdır. Uzun vadeli hedefler, duruma göre şekillenen kısa vadeli stratejilerle beslenebilir. Ancak bu, stres altında aceleyle alınan kararlar değil; uzun vadeli hedefe uygun şekilde atılan adımlar olmalıdır. Kısa vadeli hamleler, büyük hedeflerin yanında yer almalı, onları tehdit etmemelidir.


Uzun vadeli strateji, kısa vadeli stratejiler doğrultusunda evriledebilir. Bu evrilme, hedef dışına çıktığınızı değil, doğru planlanmış kısa vadeli stratejilerin, uzun vadeli ana stratejiyi yıllar içerisinde değişen pazar dinamiklerine göre hazırladığını gösterir.


Sonuç olarak, Şah’ı yıkan değil, Şah’la yan yana aynı hedefe ilerleyen bir piyon görürüz.



ree


Gelelim kısa örneğimize.


Bir şirket düşünelim:


  • Bu şirket Türkiye’de operasyonlarına başlayacak ve,

  • Rakipleri Türkiye’de değil, ancak yurtdışında aktif.


Bu bilgiler doğrultusunda, yurtdışına açılma stratejisi üzerine düşünelim. Stratejiyi temellendiren sorular şunlar olabilir:


  1. Türkiye’de rekabet ne durumda?

  2. Türkiye pazarında nasıl bir talep var?

  3. Değer önerimiz, Türkiye pazarında güçlü bir konum elde etmemizi sağlayacak mı?


Bu strateji başlatan sorular ışığında kurulan basit ama etkili stratejinin ilk çıktısına bakalım.



ree


Türkiye’deki operasyonel gücün, yurtdışına etkisi yoksa,


Türkiye’ deki başarıdan elde edilen kaynaklar, yurtdışına kademeli şekilde aktarılacak ve yurtdışı ayağının temeli oluşturulacak.

Türkiye pazarında güçlü bir marka yaratmak, yurtdışı operasyonları için bir temel olacaksa,


Tüm pazarlama ve operasyonel çabalar, Türkiye pazarını domine etmek üzerine yoğunlaşmalıdır.

İşte bu noktada uzun vadeli bir stratejinin ilk fikir ayağını atmış oluyoruz. Bu adımlar, uzun vadeli stratejinin temelini atar ve kısa vadeli stratejilerle desteklenerek yurtdışında başarılı bir çıkış stratejisi oluşturabilir.


Burada son dipnot olarak bir kaç cümle düşeyim.


Uzun vadeli stratejiniz hatalı da olabilir. Bunu görmenin bence en basit yolu, pazarda ki reaksiyonu ve gidişatı izlemek ve doğru kurgulanmış kısa vadeli stratejilerin çıktılarını gözlemlemek olacaktır.


Kısa vadeli stratejilere ileride daha geniş bir alan açacağım ama önce biraz deneyimlemem lazım o süreci. 😄 Genel ve Algı Stratejileri başlıklarına ayrıca göz atmayı unutmayın.

İletişime geçelim.

© 2025 Copyright Emre Yazıcı

bottom of page